Mersin Büyükþehir Belediye Baþkaný Vahap Seçer, eþi Meral Seçer ile birlikte Suphi Öner Öðretmen Evi’nde Kýbrýs Barýþ Harekatý’nýn 48. yýldönümü kutlama programý dolayýsýyla düzenlenen programda, þehit aileleri ve gazilerle bir araya geldi.

Programda konuþan Mersin Valisi Ali Hamza Pehlivan, “Bizim anlayýþýmýz Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün ‘Yurtta barýþ, dünyada barýþ' anlayýþýdýr. Bizim hiçbir zaman durup dururken kimsenin topraðýnda, vatanýnda gözümüz olmamýþtýr. Ama Kýbrýs'ta yaþadýðýmýz gibi mezalim yaklaþýmlar da gereðini yaptýrmayý mecbur kýlmýþtýr ve tarih boyunca bu ve benzeri konularda devlet olarak da millet olarak da üzerimize düþeni yapmýþýzdýr” dedi.

“Bütün bir Türk halký, Kýbrýs halkýnýn soydaþlarýmýzýn yanýnda olduk”

Konuþmasýna 20 Temmuz 1974 Kýbrýs Barýþ Harekatý'nýn Mersin'den baþladýðýný anýmsatarak baþlayan Belediye Baþkaný Vahap Seçer ise “Ben o tarihlerde küçük bir çocuktum. Þunu gördüm, sadece Türk askeri, Mehmetçik burada deniz yoluyla ya da uçaklarla orada Beþparmak Daðlarýna indirme yaparak barýþý ve huzuru saðlama gayreti içerisinde olmadý. Bütün bir Türk halký, kadýnýyla, erkeðiyle, çocuðuyla Kýbrýs halkýnýn soydaþlarýmýzýn yanýnda olduk. Onlarý dualarla destekledik. Çok güzel anýlarým var o günlere ait. Karartma uygulanan geceler, evimiz tren istasyonuna çok yakýndý. Rahmetli annem asker geçiþlerinde pasta börek hazýr ederdi. Uzun süre askerin çantasýnda kaldýðý zaman bayatlamayan çörekler. Ýþte milletimizin büyüklüðü bunda. Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün çok önemli, çok anlamlý bir sözü var. Her zaman dünya barýþýný deðerlendirirken bu söz aklýma gelir. ‘Savaþ mecbur kalýnmadýkça bir cinayettir' der. Çok deðerli bir söz, çok önemli bir söz. Bunu söyleyen bu topraklarýn yetiþtirdiði en büyük asker, en büyük devlet adamý. 1974 yýlýnda bizler mecbur kaldýk adaya gitmeye" ifadelerini kullandý.

“Dün olduðu gibi bugün de yarýn da yavru vatan Kýbrýs'ýmýzýn yanýnda olacaðýz”

Programda Kýbrýs'tan gelen konuklarýn da olduðunu söyleyerek konuþmasýný sürdüren Seçer, þöyle devam etti: “Dünkü ziyaretlerinde anýlarýný aktardýlar. Bebekler, kadýnlar katledildi. Toplu katliamlar oldu. Ýnsanlara zulüm edildi. Kitle katliamlarý oldu. Rahmetle anýyorum. Hem merhum o dönemin Baþbakaný Bülent Ecevit'i hem de Baþbakan Yardýmcýsý Necmettin Erbakan'ý rahmetle anýyorum. Bülent Ecevit çýkarmaya baþladýðýnda dünya basýnýna þöyle bir demeç vermiþti; ‘Adaya sadece Türklere deðil Rumlara da barýþ ve huzuru getirmek için çýkýyoruz' dedi. Oradaki temel amaç tüm adaya huzuru hakim kýlmaktý. Çok þükür ki bugün 48. yýldönümünde, bizler için çok deðerli çok önemli bu bayram gününde adada anavatanýn desteðiyle, güvencesiyle bir huzur ortamý saðlanmýþtýr. Ancak Baþkonsolosumuzun da söylediði gibi kalýcý bir çözüm arayýþýnda taraflarýn samimiyetsiz yaklaþýmý, Kýbrýs'ta Türk toplumu ve Rum toplumu arasýndaki bu mücadelenin arzu etmediðimiz bir þekle doðru evrilmeye gidebileceði endiþesi ile devam ettiðini görüyoruz. Türkiye'nin bu konudaki tavrý nettir. Aslýnda Türkiye'deki bütün siyasi partilerin tavrý nettir. Bu konu siyaset üstü bir mesele. Biz Kýbrýs Türkü'nün yanýndayýz. Orada iki toplumlu iki devletli, eþitlik temeline dayalý, egemen devlet yapýlanmasýnýn taraftarý olduðumuzu buradan bildirmek isteriz."

“Barýþ ve özgürlük bayramýmýz kutlu olsun”

KKTC Mersin Baþkonsolosu Zalihe Mendeli, “Baðýmsýzlýk meþalesini yakan 20 Temmuz Barýþ ve Özgürlük Bayramýnýn 48. yýldönümünü, harekatýn baþlangýç noktasý olan Mersin'de bir kez daha sizlerle birlikte kutlamaktan büyük mutluluk ve onur duymaktayým. Barýþ ve özgürlük bayramýmýz kutlu olsun. Mücahit ve Mehmetçik bu topraklarda Kýbrýs Türk halkýnýn geleceði için þehit oldular. Onlarýn býraktýðý emaneti korumak hepimizin boynunun borcudur" diye konuþtu.